İnsanlık var olduğundan beri, evreni dinlemekte ve herhangi bir yaşam belirtisi olup olmadığı konusunda, araştırmalar yapmaktadır.
Araştırmalar halen devam ediyor olmakla birlikte, 2 gerçek ön plana çıkmaktadır.
1. Gerçek, halen net bir sonuca varılamaması nedeni ile bu evrende yalnız olduğumuz gerçeğidir.
2. Gerçek ise, her bir var oluşun, kendini sürekli yok etmesidir. Günümüzde, astronomlara ışık tutmak maksadı ile bir rehber hazırlanmıştır. 3 bilim adamı tarafından hazırlanan bu rehber içeriğinde, astronomlara dikkat etmeleri gereken konular belirtilmiştir.
Rehber içeriğine bakıldığında, nükleer felaketlerden, çürüyen cesetler ile dolmuş gezegenlere, radyoaktif tablolardan parçalanıp yok olan gezegenlere kadar, değişik bilgiler yer almaktadır. İronik olarak hazırlanan bu rehber, aslında yaşanabilir dünyalar inşa etmek ismi verilen eğitimin bir parçasıdır. Astrobiyolog olan bir bilim adamı, akademik seviyede olan bu çalışma sayesinde, kendi sonunu meydana getirmiş, akıllı yaşam sahibi uygarlıkların, bulunma amacına yönelik çalışmaların bulunduğunu belirtmiştir. Çalışma sayesinde, medeniyetimizin ne kadar yaygın olduğu anlaşılabilmekte ve yok olma sürecinden önce, ne denli uzun süre var olabildiğimiz anlaşılabilmektedir.
Geliştirilen seti isimli teleskop, gezegenlerde bulunan biyolojik izleri incelemeye yardımcı olacak niteliklere sahip olup, araştırmaların temelini meydana getirmektedir. Teleskop ile elde edilen veriler sayesinde, oksijen seviyeleri gözlemlenebilmekte, fotosentik canlıların var olma ihtimalleri değerlendirilmektedir.
Yok oluşların incelenmesine yönelik araştırmalarda, nükleer savaşlar, biyolojik savaşlar da eğitim programlarına dahil edilmiştir.