Annenizin size söyleyemediği bazı gerçekler var.. Ve bu gerçekleri duyunca annenizle olan ilişkinize bakış açınız değişecek.. Çünkü elinizde olmadan kendi yaşantınıza bambaşka bir pencereden bakacaksınız..
Anne olmak, çoğu kadının en özel ve değerli hayallerinden biridir. Kendi kanından, canından, küçücük bir parçası olan bebeğini eline alıp kokusunu içine çekmek onlar için büyük anlamlar taşır. Hamileliği boyunca zor ve sancılı bir zaman geçirse de bebeği doğduğunda onu sevgisiyle sarar. O andan itibaren küçücük ve masum bebeğini korumaya başlar. Çünkü artık anne olmuş ve hayalleri kendi gerçekliğine kavuşmuştur..
Bu değerli annelik duygusunu tadabilenlerden bir tanesi de Natasha Craig.. Kendi kişisel bloğunda çocuğu için yazdığı ve yayınladığı paylaşımında bir annenin çocuğuna asla söylemediği gerçekleri dile getirmiş. Paylaşımında bir annenin duygusal bir şekilde bebeğine ne kadar bağlı olduğunu kanıtlıyor adeta. Kendi duygular ve düşünceler ile içinden geçenleri bir bir dökmüş bloğunda. Anne olma sevincini, yaşadığı tüm zorlukları ve mutlulukları dile getirdiği yazısında çocuğuna şunları yazmıştı:
İki mavi çizgi gördüm. Biraz önce hamilelik testi yapmıştım. Bir çizgi = hamile değilsin, iki çizgi = hamilesin. Evet, ben kesinlikle hamileydim. Kalbim çok sert atıyordu. Başım dönüyordu. Midem ağrıyordu. Sinirliydim, heyecanlıydım, korkuyordum ve mutluydum. Hepsini aynı zamanda hissediyordum ve bu gerçekten oldu! Yıllardır bunun için hazırlandım, hayal ettim ve bekledim. Şimdi bu gün nihayet gelmişti. Ben anne olacaktım! Dokuz ay sonra benim için en yorucu, zor, dramatik ve şaşırtıcı bir gezi başlayacaktı. Böyle olacağını ben asla düşünemezdim. Dokuz ay sonra anne olmanın ne demek olacağını öğrenecektim. Kendi anneme başka bir gözle bakacaktım ve onu daha iyi anlayacaktım. Artık her annenin bildiğin ama her çocuğun bilmediği şeyleri öğrenecektim.
- ONU ÇOĞU ZAMAN AĞLATTIN..
“Annen hamile olduğunu öğrenince duygulanıp ağladı. Seni doğurunca ağladı. Seni ilk defa elinde tutunca ağladı. Sevinçten ağladı. Korkudan ağladı. Endişeden ağladı. Seni çok seviyordu ve onun içinde ağladı. Sen farkında değildin belki ama senin sevincini ve acını hissetti ve paylaştı.”
- SON KEK DİLİMİNİ KENDİSİ DE ÇOK İSTEDİ..
Fakat senin büyük gözlerini ve küçük dilini görünce keki kendisi yiyemedi. Çünkü biliyordu sana keki verseydi daha da mutlu olacaktı.
- SÖYLEMEDİ AMA ACITTIN..
Sen küçükken onun saçını çektiğinde, bu acıttı… Keskin tırnaklarınla onun yüzünü çizdiğin zaman acıttı. Anne sütünü verirken ısırdığın zaman. Ve yine acıttı, karnındayken ona tekme attığında, o kaburgalarını kırdığın zaman. Acıttı, dokuz aydır sen onun karnını çatlattığın zaman. Acıttı, ilk önce bu dünyaya geldiğinde ona bir cehennem gibi bir ağrı verdin zaman.
- HEP KORKUYLA YAŞADI..
Doğduğun andan itibaren seni korumak için gereken her şeyi yaptı. Komşunuz sana göz kulak olabileceğini söylediğinde ona hayır demek istiyordu. Çünkü seni koruyabilecek tek insan o olmalıydı. Sen ilk adımını attığında onun kalbi hopladı. Geceleri seni bekledi çünkü senin sağ salim eve geldiğinden emin olmak istiyordu ve sabahları seni okula geç kalmaman için erken kaldırırdı. Senin ayağın büküldüğünde ve düştüğünde her zaman yanı başındaydı. Senin ateşin varken ya da kâbus görürken oradaydı ve sana yardım ediyordu. Senin sağlığın için o her zaman yanıbaşındaydı.
- KENDİSİNİN MÜKEMMEL OLMADIĞININ FARKINDAYDI..
O hep en çok kendisini suçlar, kendi eksikliklerini bilir ve bunun yüzünden bazen kendisinden de nefret eder. Hata, hiç yapmak istemez çünkü o hep dünyanın en iyi annesi olmak ister. Ama hata yapmak normaldir ve birçok kez hata yapmıştır. Hataları yüzünden hala kendisini affetmeye için çalışır. Hatta eğer zamanı geri alabilseydi bazı şeyleri başka türlü yapardı, ama zamanı geri alamıyor. Bunun için ona nazik davran çünkü her şeyi senin için yaptı.
- ÇOĞU KEZ UYKUSUZ KALDI..
Bazı geceler saat üçlere kadar uyumadı çünkü sen uyuyamıyordun. Senin uykuya dalman için yorgun yorgun ninni söylerdi. Sonunda sen uykuya daldığında senin yanında otururdu ve senin melek gibi yüzünü gördüğünde, yorgunluğu kaybolurdu.
- O SENİ 9 AY DEĞİL HEP TAŞIDI.
O temizlik yaparken, yemek yerken ve uyurken bile seni taşıdı, çünkü yanız böyle uyuyabiliyordun. O çok yorgundu ve beli ağrıyordu ama seni yine de taşıdı, çünkü sen onun yakınında olmak istiyordun. O seni sevdi, öptü, kucakladı ve seninle oynadı. Sen onun kucağında güvenli ve mutluydun. Sen onun kucağında sevgi dolduğunu biliyordun. Onun için seni her zaman kucağında taşıdı.
- SEN AĞLAYINCA ÇOK ÜZÜLÜRDÜ..
Senin ağladığını duyduğunda onun kalbi hoplardı ve senin gözyaşların yanaklarından akarken o çok korkardı. Seni sakinleştirmek için her şeyi yapardı ve emin ol kalbi gerçekten çok acırdı.
- SENİN MUTLULUĞUN İÇİN ÇOK YORULDU..
Her zaman en önemlisi senin ihtiyaçlarındı, kendi yemeksiz ve uykusuz kalabilirdi, bu onun için sorun değildi. Her gün seni mutlu olmanı isterdi, bu yüzden senin için her şeyi yapardı ve günün sonunda kendisine enerjisi kalmazdı. Ama ertesi gün uyanırken, aynı şeyi yine yapardı, çünkü dünyada onun için en önemli varlık sendin.
- SENİN İÇİN HERŞEYİ YİNE YAPARDI..
Evet bir anne olmak en zor işlerinden biridir ve bazen pes etmek istersin. Ağlarsın, bağırırsın, bazen acıtır, denersin, vazgeçersin, yine denersin, öğrenirsin. Ama dünyanın en büyük sevinç ve sevgisini de eşzamanlı hissedersin… Acı, üzüntü ve başka zorlukları annen hissetti, ama yine de her şeyi inan tekrar yapardı, çünkü sen onun için çok ama çok değerlisin. Anneni bir dahaki görüşünde her şey için ona teşekkür et ve onu çok sevdiğini söyle. Bu onu çok mutlu eder…
Benzer İçerikler:
“Bir Selfie Çubuğunun Gözünden Anne Olmak” nasıl bir durumdur diye eğer merak ediyorsanız buraya tıklayarak ilgili yazımızı okuyabilirsiniz 🙂
