Hiç uğraşmadan güzelmiş gibi.. Artık hemen her kadının ortak isteği böyle bir görünüme sahip olmak. Çünkü dijital dünyada gördüklerimiz artık bize inandırıcılıktan uzak geliyor.
Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar, filtreler ve düzenleme programları sebebiyle ne kadar gerçek olduğunu sorgulatıyor. Bu durum artık güzellik algımızı da değiştirmemizi sağladı.
Doğal ve gerçek olan bizim için daha çekici. Çektiğimiz selfie’yi filtrelere boğmak yerine kendimiz gibi görünmek istiyoruz.
Son zamanlarda podyumları etkisi altına alan “no make-up make up” yani makyaj yokmuş gibi görünümün çıkış noktası da bu doğallık özlemi.
Doğal güzelliğin kilit noktası elbette pürüzsüz bir ten. Bunu elde etmek ise sandığınızdan daha kolay. Sadece birkaç püf noktasına dikkat etmeniz yeterli.
1) Önce arınma
Işıldayan, canlı bir cildin ilk adımı temizlik. Cildin gün boyunca maruz kaldığı dış etkenlerin yarattığı zarar tahmin edebileceğinizin de ötesinde. Kapatıcı özellikteki makyaj ürünleri nemi, keratin pulcuklarını, hatta deriden atılması gereken toksinleri hapsedip derinin nefes almasını engelliyor. Cilt bu nedenle soluk ve pürüzlü görünüyor. Aynı şekilde hava kirliliği gibi dış etkenler ve stres faktörü cildin donuk ve sağlıksız görünmesine neden oluyor. Aynı zamanda cildin temiz olması, cildi kendisi için güç kaynağı olan nemlendiriciye hazırlıyor.
2) Nemlendiricisiz asla
Temizliğin ardından cildi nemlendirmek şart. Cildinizin özellikle kışın gri tonlara dönmesinin sebebi sıcaklığın düşmesi ve kapalı ortamlardaki ısıtıcıların sebep olduğu nemsizlik. Uyku düzeninin bozulması ve hava kirliliği de cilt metabolizmasını ve dengesini bozuyor. Böylece cilt nemini kaybediyor ve cildin canlı görünümü kayboluyor. Ayrıca nemini kaybetmiş cilt kuruyor ve yaşlanma gibi olumsuz etkilere daha yatkın hale geliyor. Cildin doğal güç bariyerini destekleyecek ve nem dengesini sağlayacak ürünlere yatırım yapın. Yeterli sıvı tüketimi ve yeterli uyku ile sigara ve stresten uzak durmak cilt sağlığında önemli role sahip.
3) Yılın her ayı güneşten korunun
Fazla güneş gören cilt zamanla kahverengi lekeler üretmeye başlar. Yapay ışıklara maruz kalmak bile aynı sonuca yol açabiliyor. Üstelik uzmanlara göre ince çizgilerin %90’ı uzun saatler güneşe maruz kalmaktan kaynaklanıyor. Güneş yalnızca elastin ve kolajen seviyesini düşürmekle kalmıyor aynı zamanda cildi kuruluktan doğal olarak koruyan seramidleri de tüketiyor. Bu yüzden SPF’li ürünler ve güneş koruma kremleri bir anlamda anti-aging ürünü diyebiliriz. İhtiyacınız olan tek şey SPF 15 ve üzeri koruma faktörü içeren bir nemlendirici.
4) Göz çevrenizi unutmayın
Kan akışının yavaşlaması en büyük etkiyi cildin ince olduğu göz çevresinde gösterir. Böylece koyu halkalar oluşur. Yeni göz çevresi ürünlerinde kolajen üretimini tetikleyen güçlü antioksidana sahip içerikler etkili oluyor. Çevresel faktörleri en aza indirgeyen bu antiokasidanlardan böğürtlen, ahududu, yaban mersini gibi yenileyici ve aydınlatıcı etkiye sahip olanları tercih edin.
5) Cilt tipinize göre ürün seçin
En iyi ürün cildinize en uygun olandır. Pahalı kozmetikler, en son araştırmaların ışığında en iyi etken maddeler kullanarak uzun çalışmalar sonucu üretilmiş olabilir. Fakat sizin cilt tipinize uymayan birini seçtiğinizde fayda sağlamanız pek mümkün görünmüyor. Kısaca yapmanız gereken, önce tam olarak cilt tipinizin ne olduğunu öğrenmek ve bu onun için önerilen ürünleri tercih etmek. Örneğin yağlı, gözenekleri açık,daha kalın bir cilt daha güçlü,soyucu ve derine nüfuz eden bir temizleyiciye ihtiyaç duyar. Aynı şekilde kuru veya ince ve hassas yapıda bir cilt soğuk hava gibi zorlu koşullara derhal reaksiyon verir. Bu durumda süt yapıda bir temizleyici, alkolsüz tonik, parfümsüz nemlendiriciler kullanmak gerekiyor.
Sorbiona