Bugünkü Konumuz: Eyvah Evde Kaldım!
Bu konuyu aslında Ezgi Mola, Kocan Kadar Konuş filmiyle oldukça komik ve detaylı bir şekilde canlandırmıştı 🙂 Ama benim de çevremde bu konudan o kadar çok muzdarip tanıdığım var ki, bu konu ile ilgili yorumlarımı bugün yazamadan edemedim. Üniversiteyi bitirip, çalışma hayatına başladıysanız ve henüz nişanlı değilseniz ‘Evde Kalma Tehlikesi’ yazılı bir levhayla dolaşıyor gibisinizdir 🙂 Hele bir de ailenizle yaşıyorsanız vay halinize. Anneniz ve onun tüm bayan arkadaşları, akrabaların hepsi ‘Ee sende birileri yok mu?’ sorularını cevaplamak zorundasınız. Bir de ailenizin zoruyla bir akraba düğününe gittiniz mi, sizden daha vahim durumda olan biri yoktur. Akrabaların size acıyan gözlerle bakması, darısı sana sözleri, nişan kurdelesinden yedirmeler ve daha ne işkenceler, ne işkenceler 🙂 Siz de bunlara karşı dirayetli durabilmek adına klişe birkaç cümle edinmişsinizdir:
evlenecek adam gibi biri yok
evlilik-nedir
kariyer ve evlilik
gibi bir sürü direnç gösteren uzun uzun açıklamalı cümleler kurarsınız… Fakat bu cümleleri kurarken karşı taraf o kadar güçlüdür ki, sizi içten içe çökerten art arda gelen soru bombardımanlarıyla hoooppp birde bakmışsınız ki; depresyona girmişsiniz 🙂 Hemen ardından kendinizi falcıların ve hocaların kollarında bulursunuz ve onların pençesine de düştüyseniz, artık biraz zor kurtulursunuz. Siz iyisi mi bırakın falcıyı, hocayı da, bana kulak verin, üstelik ücretsiz 🙂 İnanın hiçbiri paranızı almaktan başka bir şey yapamaz, çünkü bu işin çözümü sizde. Nasıl mı?
Öncelikle;
eyvah evde kaldım
eyvah evde mi kaldım
Çok şanssızım, evlenemiyorum
Erkekler beni beğenmiyor
gibi, bu tarz negatif düşüncelerden uzaklaşın ve kendinize güvenin. Çünkü eğer siz evlenmek isteseydiniz çoktan evlenirdiniz. Her genç kızın 18 yaşından itibaren iyi veya kötü mutlaka kısmetleri çıkar. Fakat biz kızların vazgeçemediği birtakım kriterleri vardır. Hep en iyisini istediğimiz için de, her önümüze gelenle evlenmeyiz. Bu aslında her sağlıklı kişi için doğru bir yaklaşım biçimidir. Fakat bazılarımız da vardır ki; tabiri caize hiç kimseyi beğenmez, herkese bir kulp bulup sonunda da neden evlenemedim diye hayıflanır durur. Ben işte o tip kızlara gıcık oluyorum. Ya güzel kızım sen önce kendine dön bir bak şu hayatta kim dört dörtlük ki. Sende mükemmel değilsin. Aslına bakarsanız hiç kimse mükemmel değildir. Biraz egolarınızı indirir, biraz da mütevazılık ekler ve daha az konuşursanız, bakın bakalım evleniyor musunuz evlenmiyor musunuz! 🙂
Henüz evlenmemiş, 30 yaş üstü kızlarımız daha da vahim düşünceler içerisindeler. Örneğin;
evlenip çocuk yapmam lazım
gibi düşünceler, erkekleri en çok irite eden şeylerden birisidir. Kızın o anki vahim durumunu fark eden erkek, o anda sinsi bir tilki gibi o kızdan arkasına dahi bakmadan hızlıca kaçmasına sebep olur. Bizim kızda kaderine ağlamaya devam eder. Üstelik o erkeğin neden kaçtığını anlayamadan.
Bazı kızlarımızda evden çıkmaz, eski türk filmi erkekleri gibi olsun, gelsin beni evimde bulsun, hatta birde peşime düşsün diye ister. Ah kızlar ah! Devir o devir değil. Şimdiki nesil kızları avını pusuda bekliyor, iyice araştırıp bir süre inceledikten sonra üstüne panter gibi atlıyor ve bizim panterlerin pençesine düşen avımız sonunda kendini nikâh masasında buluyor =)) Ahahaha şuan çok eğlendim 🙂 Zaten bizim devrin problemi de bu; erkeklerin özgüveni tam! Çünkü artık bakımlı bir erkeğin sosyo-ekonomik durumu, dış görünüşü, hali tavrı her nasıl olursa olsun, kendine göre peşinde en az 3-4 bayan muhakkak oluyor. Dolayısıyla onlarında egoları şiştikçe şişiyor. Bakın şimdi size ne söyleyeceğim burayı dikkatlice dinleyin. Çünkü size, bir erkeği evlenmeye nasıl ikna edersiniz onu söyleyeceğim 🙂
Püf Nokta 1: Maddi durumunuz ne olursa olsun bakımlı, temiz ve özenli olun. Temiz ve özenli olmak için çok paranızın olmasına gerek yoktur. Her gün duşunuzu alıp, deodorantınızı & parfümünüzü sıkarak, saçınızı evde düzenli bir hale getirmeniz dahi, bir erkek için en önemli şeylerden biridir. Çok güzel olmasanız bile mis kokulu bir bayandan her erkek etkilenir. Kilolu musun? Spora gidecek param yok diye kendine bahaneler uyduruyorsan, ona da çözümümüz var; az yiyeceksin ve bol yürüyüş yapacaksın. Yani ne yapıp, ne edip muhakkak zayıflayacaksın. Bunlar için paraya zaten ihtiyacın yok. Sonuçta evlensen dahi, her daim bakımlı olmak zorundasın.
Püf Nokta 2: Negatif düşüncelerden uzaklaşacaksın ve kendi kendini ezmeyeceksin. En azından evlenmek için öldüğünü belli etmeyeceksin 🙂 Ama aynı zamanda eğer ilişkiniz belli bir seviyeye gelirse, evlilik gibi düşüncelerin olduğunu da karşı tarafa hafiften hissettireceksin. Aşırı gururlu davranıp, sanki senin hiç o taraklarda bezin yokmuş gibi de davranmayacaksın. Kısacası dengeli ve tutarlı davranacaksın.
Püf Nokta 3: Kendin olacaksın içten ve samimi. Erkeklerin her istediğini yaparak, yapmacık davranıp onu o şekilde nasıl olsa tavlarım düşüncesini bırakacaksın. Çünkü erkekler bizlerden çok daha deneyimli oldukları için bunu da maalesef anlıyorlar ve bu yüzden de zihinlerinde biz kızları daha fazla inceleyip, tartarak dikkatlice ölçüyorlar. Bu tür durumlarda kız her ne yaparsa yapsın şüpheyle yaklaşmaya başlıyorlar. Erkeğin kızla ilgili şüphesi ‘Acaba ben bu kızla evlendikten sonra değişir mi? Bunları benimle evlenebilmek için mi yapıyor, yoksa gerçekten beni sevdiği için mi?‘ gibi soruları kafasında kurgulayıp duruyor. İnanın bu örneklerin hepsi gerçek.
Püf Nokta 4: Yıllarca beklemeyeceksin. Tabi bunu özellikle 25 yaş ve üzeri kızlarımız için söylüyorum. Eğer ilişkiniz 7-8 ay gayet güzel bir şekilde devam etti ve bekleyecek bir şeyiniz yok ise (iş, askerlik, okul, vs. gibi) bu işin adının koyulması için birtakım konuşmalar yapacaksınız. 😉
Püf Nokta 5: Baktın ki karşı taraf evlilikle alakalı hiç bir yaklaşımda bulunmuyor ve sürekli evlilikten korktuğundan bahsediyor ve bu şekilde seni oyalıyorsa karşı tarafa diyeceksin ki; “Pardon! Ama sen bu yaşa gelmiş ve sorumluluk almaktan korkuyorsan, bende senin gibi korkak bir adamla evlenmekten korkuyorum. Bana adam gibi adam gerek” diyip postayı koyacaksın ki, karşı tarafı psikolojik olarak çökerteceksin. Bunlara rağmen hala gelmiyorsa, zaten karşı taraf seninle evlenmek istemiyordur. Kolay olmasa da bu durumu kabullenip, o ilişkiden vazgeçmek durumundasın. Saplantılı hale getirmek, sana sadece zarar verip, birkaç ayını veya yılını daha alır.
Eğer yukarıda bahsetmiş olduğum şeyleri yapıyorsan ve hala evlenemiyorsan sorun sendedir dermişim=)) Şaka bir yana erkekler içten ve samimi kızlardan hoşlanıyor kızlaarrr, yani kasılıp gerilmeye hiç gerek yok! Şimdi verdiğim taktikleri uygulayın, hadi göreyim sizi 😉 Şimdilik hoşçakalın…
